Denizlerin karaları böldüğünü sanırız fakat durum hiç de öyle değildir. Sadece bazı denizler -İstanbul’daki gibi- karaların arasında durup karşı kıyıya bakma lüksünü bizlere sunar. Bir adaya bakmak değil ama!

İçinden deniz geçen şehirler daima benzersiz bir ayrıcalıkla diğerlerinin önüne geçiyor. O denizlerin üzerinden geçen köprüler, o köprülerin altından geçen sular. İçinden deniz geçen şehirlerde hayat çok hızlıdır. Köprünün altından çok su geçti deyimi, işte bu şehirlerde tam da yerini bulur…

Eylül 2010 – San Francisco/ABD