İnsan evine, evinin balkonuna nasıl davranıyorsa, yaşadığı sokağı da öyle görmeli bence. Pencere önüne, balkon demirlerine hem bir süs, hem de arkadaş olsun diye koyduğumuz saksı çiçeklerini dışarıda da görmek, her mevsimde farklı renklerle dışarıyı bezemek günümüze de renk katar. Öyle zoraki çiçeklemeler değil ama. Hani İstanbul’da lale günlerinde binlerce lale ekiliyor ya cadde aralarına; onları kast ediyorum. Her ne kadar bakınca insanın içini açsa da, geçicilik hissini veriyor bana. Biliyorum ki büyük paralar harcanarak zoraki konmuşlar oraya. Ömürleri de uzun sürmeyecek besbelli. Halbuki sokaklarda çiçekler oraya ait olmalı, öyle durmalı. Şehir ve doğanın çatışmasına belki de böyle küçük barışlar ekleyebiliriz. Balkonumuzun demirlerine astığımız kocaman saksılar gibi, bir sokağın kenarındaki korkuluklarda yeşerseler, tomurcuklansalar, renk renk yapraklar saçsalar. Ne güzel olur değil mi?

Eylül 2011 – Amsterdam/Hollanda