Şair İlhan Berk’e bir röportajda “ne olmak istediğini” sormuşlar; “Bir köyde gökyüzü olmak isterim” demiş. Yaşadığımız koca koca hayatlar, gökle uzayla yanyana konduğunda kum tanesi kadar küçük kalıyor değil mi?
Hepimizin gökyüzünde bir yeri var yaşarken de, sonrasında da. Yüzümüzü yukarı çevirdiğimizde gökyüzünün bize ait parçası beliriyor. O gökyüzünde bazen güneşli mavilikler, göçmen kuşlar, uçurtmalar görüyoruz. Bazı zamanlarda ise sert rüzgârlar, fırtınalar, soğuk yağmurlar, karanlık bulutlar kaplıyor gökyüzümüzü.
Hayat böyle; bazen günlük güneşlik, bazen gri karanlık. Kimse bize hayatta sadece iyi ve güzel şeyler olacağının sözünü vermedi, gül bahçesi vadetmedi. Kötülük ve acıları bu hayata ait değilmiş saydık hep; bir işe yaramadı onları yok saymak. Bağrımıza basacak veya görmezden gelecek de değiliz elbet. Acılar, üzüntüler ve başımıza gelecek kötü şeyler hayatın toplamında var. Onları çıkarınca geriye mutluluklar, umutlar, özleler, kavuşmalar, hasretler, sevmeler kalır. İçimizde bir yerlerde sakladığımız ve bizi biz yapan şeyler.
Bir parçamızı, canımızdan bir parçayı kaybedip üzüntülere boğulurken; başka bir yerlerde başkaları hayatlarına katılan bir bebekle sevince boğuluyor. Tıpkı senin ve benim doğduğumuz zamanlarda olduğu gibi. Fakat hayat daima hiç çalışmadığımız yerden soruyor Meltemciğim.
Belki de, yaşadığımız hayatın bize sunduğu iyi-kötü ne varsa görmek için yüzümüzü daha sık göğe çevirmeliyiz.
İnanıyorum ki, Mehmet Amca bir köyde gökyüzü olacak. Belki yaşadığımız zamanda, belki gelecek bir zamanda. O köyde çocuklar Mehmet amcanın yıldızlarına bakarak dua edecek ve uykuya dalacak; genç Ahmet o yıldızların altında âşık olacak köyün en güzel kızına; asker yolu gözleyecek karnı burnundaki Hatice her bir yıldızı bir gün hesabederek. Mehmet Amca koskocaman sonsuz bir gökyüzü olacak bir köyün üzerinde.
Bir gün başını yukarı kaldırdığında gökyüzünün sana gülümsediğini hissedeceksin. Başını göğe çevir Meltem, başını göğe çevir.
18 Mayıs 2015 / İstanbul
(Çok sevdiği babasını, Mehmet amcamızı kaybeden sevgili dostum Meltem’e yazdığım mektup.)