En çok göç veren bölgelerimizden biri Karadeniz. Bilhassa Doğu Karadeniz illerinden büyük bir göç yaşandı son 20 yılda. 10 senedir gidip geliyorum oralara. Ben bile fark ettim o günlerden bu günlere yaşanan değişimi. Şehir merkezinde ev alıp sadece bayramlarda ve yaz aylarında köylerine giden bölge insanı, gençlerin iş ve eğitim sebebiyle büyük şehirlere geçmesiyle yalnız kaldı. Karadeniz köylerinin eski şenlikli havası sadece benim gördüklerimde mi azaldı bilmiyorum ama göç çok fena bir şey.

Bununla birlikte, kökünün bulunduğu şehre bağlıdır Karadenizliler. Ritüelleri çoktur Karadeniz illerinin. Büyük şehirlere gömüş olan Karadenizliler mevsiminde tütüne giderler, çaya giderler, fındığa giderler. Her birinin kendine özgü incelikler var. Tütün değil ama çay kestim ve pek çok defa fındık topladım. Halkın icat ettiği yardımcı aletler kullanılıyor. Tekniğini öğrendikten sonra şarkılar, türküler, sohbetler eşliğinde neşeyle işe koyulabilirsiniz. Türkiye’de yaşayıp Doğu Karadeniz’e gitmemiş olmak, yaylaların o temiz havasını solumamış olmak, Karadeniz insanının o heyecanlı konuşmasına eşlik etmemiş olmalı büyük kayıp sayılmalı bence.
Eylül 2011 – Rize/Türkiye